Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Kelebek

Veli Bayrak // Bana sorarsanız “Özlemek” birine öncelik vermektir. Zira insan aynı anda birden fazla kişiyi özleyemez. Belki de özler ama o kadar kişi aynı anda burnunda tütemez. Bana “Şairsin” diyorlar “Değilim” diyorum. Bilmezler sebebi var! Bu yüzdendir belki burnum da tütenin bende ki yerini kitabın arka kapağına şöyle yazdım: “Ben aslında mizah yazarıydım. Sonra Dersimli bir kız çıktı karşıma beni şair yaptı. Ben aslında şair de değildim. Dersimli kız bana şiir gibi baktı” Her insanın içinde bir sevdiği yaşar. Benim sevdiğim ise içime attığımdır.

Bu yüzden belki de “Perperike” isimli kitabımın bir köşesine “Şimdi içime attım seni. Kendi kendime konuşuyorsam ondandır” diye yazdım. Bazen insanlar sevdiğine sadece ismiyle hitap etmezler bir de o ismin başına başka şey eklerler. Kimi “Canım” der mesela kimi “Canımın içi”, kimi “Aşkım” der mesela kimi “Hayatım”. Benim sözcüklerime dökülen bir “Kelebektir” aslında Zazaca anlamı “Perperike” olan.

“Ah Perperike” diye başlayıp “Seni öyle sevdim ki bir duysaydı Mem, Zin’e küserdi. Başını alıp giderdi Kerem, Ferhat Şirin’i yeniden severdi.” diye biten. Ama kim ne derse desin içine doğandır o, bazen içine attığı bazen içinde sakladığıdır. Bu yüzden belki de bana soruyorlar bazen “Size yazarken bir şeyler mi geliyor” diye! Bende diyorum ki onlara “Bana bir şey geldiği yok, biri var içimde benden hiç gitmiyor.”

Bu kitap benim aşka, hüzne, ayrılığa, özleme dair yaşadıklarımı, hissettiklerimi ve kâğıda döktüklerimi bir araya getirip toplamaya çalıştığımdır aslında. Okuyucu eğer kendini bulamıyorsa bu kitapta, aşkı, hüznü, kavuşup, yitirdiğini bulamıyorsa bu kitapta ya aşkta bir şey vardır ya da bende. Ben içimde olanı döktüm kelimelere. Yazdım, yazdım yazdım ve sonrasında “Ne yazdımsa unutamadım” dedim.

Öyle ki bu yazdıklarım bazen “Haydi gidelim. Bana göre değil bu kör kütük ayrılıklar” dediğimdir bazen “Bu dünyanın en çok seni sevdiğim kısmını sevdim” dediğimdir. Bazen “Git gidebilirsen sevgili, güzel sevgili, can sevgili, kalbimi yerinden söken sevgili” dediğimdir bazen “Ayağının tozuna olmuşum türap, gönül yasta her gün çeker ızdırap, telde Dersim dilde Ovacık Hozat, Munzur’un seline çağlar dururum.” dediğimdir. Ama her halükarda bir bilinmezi bile karşıma alma pahasına “Olmayacak bir iş ama Tanrı bir gün bana da “Yürü ya şair” dese ben sana yürürüm” dediğimdir.

Veli Bayrak Perperike Ocak ayında Ankara’da imzaya çıkıp dağıtımı yapılacak. Kitap Klasör Yayincilik’tan çıkıyor. Kitabın kapak resmini hem aynı köylü olmaktan hem de akrabam olmasından mutluluk duyduğum ressam kardeşim Zehra Berk çizdi. Kitabın editörlük kısmını kendini “Kadın şapkası” kitabıyla” tanıdığım ve şu günlerde “Beni yanlış ağlama” isimli kitabıyla tekrar karşımızda olan yazar ve şair hocamız Elif Konur yaptı.

Kitabın kapak, baskı ve mizanpaj kısmını birbirinden güzel işler çıkartan sevgili kardeşim Seda Özcan yaptı. Başta yayın evi sahibi sevgili abim yazar ve şair Kenan Can Yoldaşlar olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Tabi ki buna yorum ve düşünceleri ile beni yalnız bırakmayan öğretmen kardeşim Cevat Bayrak, ikiz kızları Doğa ve Öykü ve kardeşimin eşi benim de Gülcan’ım dediğim Gülcan Bayrak’ı da ekleyerek.

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

5 × two =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla