Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Şangal Proplemi

Medeni Ayhan / Şengal krizinin gerçek nedenlerinden birincisi; gerek PKK’nin, gerekse KDP’nin sömürgeci devletlerin iktidar ve muhalefet odakları ile işbirliği ve müttefiklik ilişkisine son vermemesi, yani PKK’nin İran Mola yönetimi, Suriye Bas yönetimi, Mevcut Irak Şii yönetimi, Türkiye’deki Kemalist muhalefetle olan işbirliği ve ittifak politikasına, buna karşın da KDP’nin Türkiye’de iktidar olan AKP ile kurmuş olduğu işbirliği ve ittifak politikasına son vermemiş olmaları, sömürgeci devletlerin iktidar ve muhalefetlerinin etki ve isteklerine göre hareket etmeye devam etmiş olmalarıdır.

İkincisi; KDP’nin sadece üzerinde iktidar olduğu Kürdistan’ın Güneyi ile sınırlı olan, ülkemizin diğer parçalarının kurtuluşunu içermeyen, dar ulusçu bir ulusal stratejiye sahip olması, buna karşın da PKK’nin ise demokratik cumhuriyet stratejisi temelinde ulusal strateji ve bağımsız devlet kuruluşunu küçük burjuva anarşizan bir iktidar reddiyeti yaparak, tümden ulusdışı (Kozmopolitist) bir çizginin sahibi olmasıdır.

Diğer bir deyişle bütün parçalarda değil, bir parçada dahi PKK, PYD, KYB ve Goran Hareketinin kesin kopuş stratejisini esas almamaları, sömürge devletlerinin merkezlerine bağlı kalmayı esas alan, işbirlikçi-entegrasyoncu çözüm biçimlerinde ısrar etmiş olmalarıdır.

Üçüncüsü; Türkiye, İran, Suriye ve Irak adlı sömürgeci devletlerin, PKK, PYD, KYB ve Goran Hareketi ile girdikleri işbirliği üzerinden, Kürdistan’ın bir parçasında dahi (Kürdistan’ın Güneyinde dahi) birliğin, istikrarın ve bağımsızlık ilanını engellemeye dönük çalışmalarıdır.

PKK nin, idelojik politik açıdan bağımsızlık stratejisine karşı olması, bağımsızlık ilanına ve istikrarına imkan bırakmak istememesidir. Dördüncüsü, PKK, PYD, KYB, Goran Hareketinin ve KDP’nin birbirine güç geçirme, daha fazla alan kapma çabalarıdır.

Şengal krizinde tam anlamıyla haklı olan bir parti ve örgüt yoktur. Çatışma noktasına gelen ve hatta çatıştıktan sonra çatışmayı durduran KDP ve PKK’nin Şengal krizindeki aktif ve pasiflerini birlikte ve objektif olarak analiz ettiğimizde, doğru tarafın olmadığı açıktır.

Sadece daha yanlışı veya daha az yanlışı temsil eden taraflar vardır. PKK, İŞİD’in Kobani’ye saldırdığı süreçte bu vahşi örgüte karşı bir savunma hattı oluşturduğundan, Güney Kürdistan Hükümetinden, diğer bir deyiş ile KDP ve Barzani’den yardım istediğinden, KDP ve Barzani’nin Peşmergeleri göndermiş olduğunu, terörist tehlikenin bertaraf edilmesinden sonra ise KDP ve Barzani’nin sözlerine bağlı kalarak; Kobani’den Peşmergeyi geri çağırdığı bilinmektedir.

Elbette emperyalist ve yerel sömürgeci devletlerin Kürdistan’ı parçalama ve bölüşmek üzerinde çizmiş oldukları sınırları esas almamız ve meşru görmemiz mümkün değildir.

Ancak demokratik cumhuriyetçiler, eğer mücadele etmek istiyorsa; Kürdistan’ın doğusunda, kuzeyinde ve güneyinde kullanabilecekleri alanları fazladır.

Şuan itibariyle Kürdistan’ın güneyinin idari, siyasi ve ekonomik alanında yer alan, bu alan içerisinde kabul edilip tutularak istikrara kavuşturulma imkanı olan Şengal’in, Güneybatı Kürdistan’ın istikrarsız, siyasal statü kazanmamış alanı içerisine alınmasında ise; genel anlamda Kürtlerin, özel anlamda da Kürt Ezidilerinin çıkarı yoktur.

Şengal Ezidilerin homojene yakın olarak yaşadıkları tek alandır. Tarih boyunca uğradıkları 74 soykırımdan sonra, 75. soykırıma ve talana uğramalarına, sömürgeci devletlerin saldırılarına hedef olmalarına, kutsallarını içerdiğini söylemekte oldukları bu alanlarının dahi tahrip olmasına, hedef haline gelmesine neden olunmamalıdır.

Kürtler arasında bir çatışmaya yol açılmamalıdır. Bu nedenlerle de Şengal’de bir kriz yaratılarak, Kürdistan’ın güneyinin bağımsızlık ilanı engellenmemeli,Güneydeki Hükümet, iç karışıklıklar ile boğuşarak vakti boşa geçiren bir duruma sokulmamalıdır.

Şengal, Güney Kürdistan Hükümetinin bağımsızlık ilanını yapacağı alanların içerisinde olmalı ve istikrara kavuşmalı, statü kazanmalıdır. Bu nedenlerle de nasıl KDP Kobani’den çıktıysa, PKK’de Şengal yerleşim birimlerinden çekilmeli, Kürdistan’ın Güneyi ile Güneybatısı arasında geçici bir suni sınır olan hatta bulunmalıdır.

Eğer Şengal filli olarak KDP nin kontrolüne verilmeyecekse, hiç olmazsa PKK tarif ettiğimiz bu hatta çekilirken, KDP de Şengal yerleşim biriminin aşağısında kalarak, yerleşim birimi alanı ise iki örgütün askeri güçlerinden değil, sadece Êzîdî gençlerinden oluşacak askeri bir yapıya devir edilmeli ve bu şekilde de olsa Güneydeki hükümettin bağımsızlık ilan edeceği alanların bir parçası olmalıdır. Şengal’e, Kürt veya Arap Müslümanlardan oluşan nüfus yerleştirilmemelidir.

Ezidilerin dünyada homojene yakın olarak rahat yaşayabilecekleri küçücük alan olan Şengal’e Kürt ve Arap Müslümanların yerleştirilmesi halinde, bu küçük alanda dahi ibadetlerini, gelenek ve göreneklerini baskı altında kalmadan, dağılmadan, asimilasyona uğramadan sürdürebilmeleri imkansız olacaktır. Sadece söylem düzeyinde;” Ezidiler esas Kürttür, veya biz Ezidileri koruyoruz “ denilerek, laftan ibaret salatalar yapılmamalı, pratikte de bütün soykırım ve talanlara rağmen Kürtlerin dil ve kültürlerini koruyarak bugüne kadar sürdüren, büyük Kürt Müslüman nüfusu içinde azınlıkta kalan Ezidiler, Kakailer, Şebekler kutsal saydıkları alanları ile birlikte korunmalıdır.

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

15 − five =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla