Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Karasu’ya Mektup-5

Mehmet Cahit Şener / Karasu, bizim insanlarımız Filistin örgütlerinin yanında
yıllarca kaldılar ve hala Lübnan’daki kampımız Demokratik Cephenin kontrolü altındaki alandadır. Acaba hangi Filistinli örgüt Güney Kürdistanlı örgütlerden daha devrimci?

Arafat’ınki mi? Havatme’ninki mi? Bir gücün kontrolünde bulunan bir sahada yer almak ona teslim olmak mıdır?

Buradan açıklıyoruz ve bütün dünya duysun! Biz Güney Kürdistanlı tüm güçlerle ilişki içindeyiz; KDP ve YEKİTİ’nin başını çektiği tüm cephe güçleriyle ilişki içindeyiz. Ve bu, partimizin IV.  Kongresinin ”Acil Hedefler Programı”nın sınırları çerçevesindeki dostluk ilişkisidir. Biz ulusal ve ulusal siyasetimizde rol oynayan tüm güçlerle ilişki içinde olmayı ulusal politika olarak görüyoruz.. Bunu Mao da, Ho Şi Minh de, Kastro da yaptı. Ulusal bir politika izlemek ideolojik yaklaşımımızı aşındırmış değildir, eleştiri ve dostluğu birlikte ele alıyoruz.

Karasu; Biz ne KDP’ye, ne de başka bir güce partinin bir tek değerini bile teslim etmedik. Kontrolümüzde olan değerlerin kuruş-kuruş hesabını tüm arkadaşlara ve halka vereceğiz.
Kontrolümüzde olan değerlerin halkımızın değerleri olduğuna inanıyoruz. Ancak gerillamız açlıktan kırılırken, partiye kuruşunun hesabı dahi verilmeyen yüz milyon ve  tonlarca dolar ve markın hesabını da  halka adina istemek lazım! IV. Kongremiz partinin yıllık bütçesinin yapılmasını ve düzenli
bütçeye geçilmesini istedi diye, sevgili önderimizin tepesi atmış.

Sevgili Karasu;
Tarihin her şeyi ispatlayacağı ve gerçeğin pratikle ortaya çıkacağı tespitine katılıyorum. Tarih herkesi yerli yerine oturtuyor. Beni/Bizi PKK’yi TKP’lileştirmekle suçlayan Apo, TKP’yi TÖBEKP (Tövbekâr TKP demek istemiştir, S.Ç) yapan Özal’la birlikte ve diplomat gazetecilerin ince diplomasilerinin yardımıyla, ” Yeni Dünya Düzeni” politikalarının ağır gölgesinin sinmiş olduğu Orta- Doğu labirentlerinde, PKK’yi de tövbe ettirmeye çalışırken, bu tövbeye karşı çıkmak karşı-devrime alet olmaksa, karşı devrimciliğe devam edeceğim. Bu tavır seni/sizi utandıracaksa, utandırmaya devam edeceğim. Gerçekten de, tarihe güvenmek çok güzel bir olay; tarihe güvenirken, tarihe karşı sabırlı da olmak gerekir, öyle değil mi?

Devam edecek

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

8 − 3 =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla