Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Benim Davam 2

Çetin Güngör: Kendinizi zeki, başkalarını aptal yerine koymaktan artık vazgeçmelisiniz. “Çamur atarım tutmazsa izi kalır” mantığını da yavaştan yavaştan terk ederseniz o da iyi olur.

Örgütsel nedenlerden ötürü ayrılma noktasına gelen devrimcilerin hemen hepsini karalayarak, üzerlerine geçmişten kalma parti suçlarını atarak bitireceğinizi sanıyorsanız aldanıyorsunuz.

Zaten her ayrılan arkadaşa benzer kulplar takarsanız, bilesiniz ki fazla inandırıcılığınızda kalmaz. Şöyle geçmişe doğru birlikte uzanalım ve ayrılan kadrolara partinin yönelttiği eleştirilere bir göz atalım.

Göreceğiz ki; hemen hepsi, kişiliksizlik, yalancılık, ajanlık ve örgüt içinde adam vurma gibi suçlamalarla  itham edilmiş. Ve gereğine uygun olarakta münasip cezalara çarptırılmıştır. Ne kadar çabalanırsa çabalansın, ideolojik nedenlere dayalı bir ayrılık görmek mümkün değil. İnsan bazen şüpheye düşüyor, acaba bu bir siyasi örgüt mü, yoksa başka birşey mi diye!

Hem ortalığı kendiniz bulandırıyorsunuz, hem de ortalık niye bulanık, niye herkes bize kuşku ile bakıyor diye dert yanıyorsunuz. Başkalarının PKK hakkındaki yorumlarının altında artniyet arayacağınıza birazda “neden bunların gözünden düştük” diye kendi hatalarınıza yönelseniz sizin için daha faydalı olmaz mı?

Çıkan her sorun karşısında, karşı tarafı hayali suçlamalara boğarsanız ne olur bilmiyor musunuz.? Mesela Cuma arkadaş (Cemil Bayık) yarın Partiyle çelişkiye düşse, diyelim ki, ayrılık noktasına gelse, yine aynı yöntemlere mi baş vuracaksınız? ”Aslında sorun ideolojik değil, Cuma hakkında şüphelerimiz var. Eskiden  ülke de birçok sene denetimimiz altında kalacak” mı? diyeceksiniz.

Ya Fuat arkadaş, (Haydar Kaytan)  benzer durumda, onun için söyleyecekleriniz, ne olabilir? Parti de kaldığı günlerde dahi en olmadık eleştirilere uğrayan Fuat arkadaş, bir ayrılık anında kim bilir ne akla hayale gelmedik suçlamalarla karşı karşıya kalacaktır! Daha şimdiden bu arkadaş için neler söyleyebileceğinizi hisseder gibi oluyorum. (Anti-parantez bir şey eklemek istiyorum. Bu arkadaş devrimci yaşamı boyunca genellikle “cüce” kalmakla suçlandı.

Telkinlerin tazyiki altında bir müddet sonra “gelişmemiş devrimci” tipini istemeyerekte olsa kabul etti. Yeni tipine o kadar çok alışmıştı ki; artık kimse zorlamadan Fuat arkadaş kendisinin cüce olduğunu söyler oldu. Kendisi ve kendisi gibi birçok partilinin aşama yapamamasının altındaki nedenin, PKK’nin iç bünyesindeki olumsuz metotlardan kaynaklandığını bir türlü anlamadı. Nalıncı keseri gibi hep kendisini vurdu.

İşte böylesi konumdaki Fuat arkadaş, son günlerde bana ve eşine karşı kimsenin yapamadığı eleştiriyi yaparak birden “maküs” talihini yendi.

Hayatında ilk defa bir fırsatı iyi değerlendirerek yıllar sonra “büyüdü”. Şimdilerde adı buralarda “büyük Fuat”a çıktı. PKK içinde kadrolar çalışır, çabalar da bir türlü “cüce-likilikten” kurtulamazlardı. Zahir yolu bilinmiyormuş. Herkes Fuat gibi fırsatçı olsa, eğitimleri tamamlanmış olurdu ve partide devleşirlerdi.

Yanlız Fuat Arkadaşıma diyeceğim var; Bu tür rahat yükselişlerin inişleride kolay olur. Şimdiki sorun unutulduğu zaman, senin büyüklüğünde unutulacaktır. Benzer şeylere itibar etmeyecektin. Belki görünüşte „büyüdün“ ama, gayri-meşru, yolu seçtiğin için aslında „küçüldün.“ Sende biliyorsun ki ben Şahin’e (Diyarbakır cezaevinde itirafçı olan PKK Merkez komite üyesi şahin Dönmez) ardıl olamam….
Devam edecek

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

3 + fourteen =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla