Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

İç karartan gelecek

Zeynel Abidin Kızılyaprak

Malumun ilanı: Her toplum gibi Kürt toplumu da içinde birçok farklılıkları barındırır; buna ister ‘sınıflı toplum’ deyin ister başka türden farklılıkları (da) ifade eden farklı ifadeler kullanın…  Dolayısıyla, her toplum gibi Kürt toplumu da ‘tek parti’ kalıbına sığmaz, sığamaz. Kestirmeden ve Kuzey bağlamında konuya gireyim: Herhangi bir toplumdaki herhangi bir politik örgüt gibi PKK de kendini PKK’ye ait hissetmeyen insanlarla, muhalifleriyle, bir arada bulunmak/yaşamak durumundadır. Sözün farklı ifadesi şudur: Farklı alternatifler arama ya da oluşturma, kaçınılmaz bir sosyolojik realitedir. Şöyle de denebilir: ‘Birlik ve beraberliğe en ihtiyaç duyduğumuz günlerde’ ayrı ayrı oluruz ve yakınmaya lüzum yok, doğalı budur. (Doğal halin iyisi ise şudur: Ayrı ayrı ve fakat yan yana olabilmeyi becermek.)

Kuzey Kürt toplum siyaset mahallesinde son 20 yıldır alternatif ihtiyacı hep duyumsanmıştır. Ancak ‘sen, ben, bizim oğlan’ düzeyine gerilemiş eski geleneksel Kürt örgüt çevrelerinin ‘yeniden’ eski hallerine kavuşma nostaljileri dışında, seküler ve sol Kürt çevrelerinden anlamlı bir yanıt geliştirilememiştir. Bu gidişle geliştirilebileceği de görülmemektedir.

  Fakat bu gerçek Kürt solundan, Kürt seküler dünyasından, bir alternatif çıkarılamamasının bir mazareti yapılamaz. Çünkü zaten ‘alternatiflik’ içinde türlü zorluklar bahsi hep vardır; hatta bazen bizzat bu bahis, alternatif arayışını körükler … Bu kapsamda formülü “PKK yüzünden alternatif çıkarılamıyor” kısır döngüsünden çıkarıp, (tam da Romain Gary’nin roman adı gibi) ‘onca yoksulluk varken’ neden solun ya da seküler kesimin -örneğin- bir Kürt yoksul hareketi oluşturamadığı bağlamına oturtmak gereklidir.

Tabii kullandığım kavramlar objektif değil; taraflı konuşuyorum ya da gönlümden geçenleri ifade eden kavramları kullanıyorum. Yoksa Kuzey Kürt toplumu hiçbir alternatif üretmiyor değil. Bal gibi üretiyor son 20 yıldır; dipten ve derinden ve hazzetmediğim taraftan…

Sembolik öneminden dolayı (farklı Kürt İslamik duyarlılıkları bir araya getirmesinden söz ediyorum), ‘Platforma Evîndarên Pêxember’i (‘Peygamber Sevdalıları Platformu’) takip etmenizi  tavsiye ederim. Artık vakıf haline gelmiş olan bu platform, PKK mitinglerinden bile daha kalabalık mitingler düzenleyebilecek noktaya çoktan geldi…

Eh, ayrıca nurtopu gibi “Allah’ın Partisi” de var; bildiğiniz Kürt Hizbullahı yani, ama 90’lardaki gibi değil, basbayağı ‘normal’ bir parti… 

Mesela Batman, Bingöl, Muş, Van ve hatta Diyarbakır’daki camilerin birçoğu potansiyel bir parti lokali gibi bunlar için… ‘Biz’ üç-beş kişiyi bir araya getirmek için didinirken, oralarda zaten ‘cemaat’ hazır; ‘doğal kaynak’…

İslami duyarlılık eksenindeki propaganda haricinde izledikleri yol, solun unutmuş olduğu sol-yol: Tıpkı 60’lı-70’li yıllardaki Latin Amerika solu gibi yoksullar arası yardımlaşmayı ve yoksullara türlü-çeşitli ilgiyi eksen alıyorlar. Tipik bir Ortadoğu hikayesi: Sol ve sekülerizm hem içerden hem dışardan yiyip bitirilince, meydan yoksulun acısını yalnızca öbür dünyada değil bu dünyada da azaltmayı iş edinen akımlara kalıyor. Yakınlarda bu Şer’i akımın içinden Kürt liberal İslamı’ndan Kürt ISID’ine kadar türlü versiyonlar ortaya çıkarsa şaşırmayın; mümbit bir zemine oturuyorlar çünkü. Hayır, yalnızca dinin kolaylaştırıcılığından söz etmiyorum, muhalefet ettiği toplumsal hegemonik gücün, PKK’nin, karşısında başka ciddi bir Kürt gücü kalmamış olmasından söz ediyorum; ne yazık ki…

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

6 + 1 =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla