Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Toplum Mühendisliği

Sıkı Yönetimlerle, OH’lerle (Olağanüstü Hal), KHK’lerle (Kanun Hükmünde Kararname), olmadı tek adam diktatörlüğü yöntemiyle ülkeyi zapt altına alma düşüncesi ve istemi hep asker kaynaklı idi.

Referandum denen tantanalı dönem Erdoğan’ın zaferiyle bitti. Bunda şaşılacak bir durum yok. Sürtüşür görünmelerine aldanılmamalı, Erdoğan ve partisine ciddi bir muhalefet yoktu. Ana muhalefet denen parti (CHP), bazı TC yazarlarının dediği gibi hiçbir zaman devlet denen yapıyla (askerle) arasına sınır çekmedi. Dolayısıyla Askerin iradesine hep boyun eğdi. Yukarıda belirtim, Diktatörlüğü asker istediği için de CHP  ciddi bir muhalefet etmedi, muhalefeti oynadı sadece.
Muhalefeti oynandığı için de zaten ‘Hayır’ çıkmazdı. Nitekim ortaya çıkan sonuca bakılırsa, istenseydi ‘Hayır’ların kazanabileceğini görebilirsiniz..

Diğer yandan bu seçimi AKP’ye kazandıranlar Kurdlerdir tespiti de yabana atılacak cinsten değildir.
Ancak sunulduğu gibi Kurd oylarının AKP’ye akması biçiminde değil! AKP Kurdistan’da fazladan oy almamıştır.
Nüfusun yıkımlar nedeniyle yer değiştirmesiyle birlikte az bir ‘Boykot’! Ve asıl olarak da ‘Hendek savaşlarıyla’, Kurdleri devlet karşısında açık hedef haline getiren PKK stratejisinin elbette bir bedeli olmalıydı! ‘Hayır’ oylarındaki azalmaya bakarak, ki bunlar HDP oylarındaki azalma biçiminde de okumak mümkündür, çünkü HDP başından beri ‘Na’ deme kararı almıştı;  Kurdlerin PKK’ye ve etkisindeki HDP’e tavır aldıklarını net olarak görmek gerekir.


Ne olabilir?
Öyle beklendiği gibi abartılı değişiklikler olmayacak. TC devleti şu güne kadar sürdürdüğü haliyle devam edecektir.
Erdoğan istese de TC’yi Orta Doğu bataklığına süremez. Ordunun Erdoğan ve çevresi (danışman unvanlı zavallılar) kadar dar olduğunu düşünmüyorum. Her şeyiyle Batı’ya bağlı bir ordunun Orta Doğu’da şansı olmadığını bilmeyecek kadar ahmak olduklarını hiç sanmıyorum.
TC devletinin hem borusu hem de gücü ancak devletsiz Kurdlere öter-yeter!
Efelenmelerine bakmayın, küçücük Yunanistan’a karşı dahi şansları yoktur. Batı, öksüzleri Yunan’ı TC devletine yedirtmez!

Başka da olacak olan şu:
Mühendislik yöntemiyle toplumsal sorunları halletme girişimleri sorunu kangrenleştirmekten başka sonuç vermez.
12 Mart 1970, 12 Eylül 1980 darbeleri ülkeye demokrasi, istikrar ve zenginlik mi getirdi ki 16 Nisan diktatörlüğü daha iyisini getirsin?
TC devleti aynı metotta ısrar etmekle ancak yıkıma gider.
Yıkım altında tek kazanan taraf olarak da  Kurdler ortaya çıkacaklardır.
Tabi akıllı siyasetler izleyerek sisteme karşı birleşebilme yeteneği gösterebilirlerse!
PKK kafasıyla hiç bir kazanım elde edemeyiz, bu kesin! Ancak TC devletiyle birlikte biz de batarız!

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

20 − 18 =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla